Neden Böyle Bir Blog?

Her insanın bilgiyi öğrenme ve bunu hayatına uygulama şekli farklılık gösterir. Bazı insanlar izleyerek, bazı insanlar okuyarak, bazı insanlar ise yaşayarak öğrenir, içselleştirir ve yaşar. Ben okuyarak öğrenen ve hayatına yön veren bir insanım. Okuduğum kitaplarda, beni etkileyen yerleri bolca çizer ve sonrasında kitap ile bir vedalaşma seramonisi yaparım. Bu seramoni benim için, “kitaptannealdim” kısmı aslında. Yani ne öğrendim, hayatıma ne kattı… Bunun yanında yıllar geçip de aynı kitaba dönüp baktığımda, değişen beni görmek beni heyecanlandırır. Değişim değişmez bir şey, bu blog ile de bunu kanıt altına almayı amaçlıyorum. Atasözünün de söylediği gibi “Söz uçar yazı kalır”.

Yazılarımın hiçbir yayınevi ile anlaşması yoktur. Okumak için seçtiğim kitapları;

  • Takip ettiğim dergilerdeki önerilerden,
  • Beğendiğim yazarların kitaplarından,
  • Okuma kulübümüzdeki arkadaşlarımın önerilerinden,
  • Çevremde kitap seçimlerine güvendiğim kişilerin önerilerinden seçiyorum.

Genelde kitap evlerinde “en çok satanlar” raflarına çok yaklaşmıyorum. Bunun birkaç sebebi var.

  • Günümüzde kitap yazmak, yayınlamak eskiye göre daha kolaylaştı. Bunun pozitif tarafları olduğu kadar negatif tarafları da var. Özellikle “en çok satanlar” raflarında pazarlama alanındaki faaliyetler sonucu yer alan kitaplar yer bulabiliyor.
  • Çok iyi bir kitap yine pazarlama faaliyetleri sonucunda raflarda yer alabiliyor. Kitap çok iyi ise ne diye uzak durmaya çalışıyorum peki? Popüler kültüre başkaldırı diyebiliriz. İçimdeki asi çocuk kendince herkesin okuduğundan farklı oku ve farklı düşün diyor 🙂

“Kitaptannealdim” şimdiye kadar okuduğum kitapların arasındaki kağıtlarda yazıyordu. Artık teknoloji ile birlikte bu kağıtlar bir bloğa dönüşmüş oldu. Bu yazıyı okuyan kişi, eğer sen de ikimizin de okuduğu kitaptan aynı/farklı anlamlar çıkarırsan, kitap önerisinde bulunmak istersen; tanışmak, paylaşmak ve büyümek isterim… O zaman sizlere iyi okumalar…

Yorum bırakın

WordPress.com ile böyle bir site tasarlayın
Başlayın